Çok Nadir Bir Türkiye Seyahatnamesi

D[avid]. Urquhart, The Spirit of the East, Henry Colburn, London, 1839 (2. baskı). 2 cilt: xxviii, 435, 1 katlanır harita, 1 levha ; vii, 435 s, ex-libris etiketi, 20.5 x 13 cm, yan sayfaları ve sayfa kenarları ebrulu deri ciltlerinde. Kitabın 1. baskısı 1838 yılında basılmıştır. David Urquhart (1805-1877) İskoçyalı diplomat ve yazardır. 1847-1852 yılları arasında İngiltere parlamentosunda milletvekilliği yapmıştır. İngiltere’de Türk dostu olarak bilinir. Urquhart annesinin gözetimi altında Fransa, İsviçre ve İspanya’da eğitim almıştır. 1821 yılında İngiltere’ye dönmüştür. Annesinin finansal durumu kötüye gidince St John's College, Oxford’daki eğitimini tamamlayamadı. 1854’de Urquhart, Harriet Angelina Fortescue ile evlendi. Türkleri tanıdıktan sonra, çok ciddî ve gerçekten samimî bir Türk dostu olmuştur. İngiltere'de "Türkofiller" denilen bir grup vardır ; bunların başını çeker ve kendisi "Foreign Affairs Committee" adı altında, İngiltere'de 21 şubesi olan Türk dostu komiteler kurar ve Sultan Abdülmecit'ten başlamak üzere, Sultan Abdülaziz'e ve Sultan Abdülhamid'e mektuplar yazarak Osmanlı Devletinin dış borçlanmasının mahzurlarını uzun uzadıya anlatır. Sultan Abdülaziz'e gönderdiği 46 sayfalık bir mektupta "majesteleri, işte, ilk defa dış borcu ben getirdim, teklif ettim ve bu şekilde reddedildi ; ama daha sonraki sizin vezirleriniz, bu uzatılan dış borcu âdeta ulufe zannettiler ve borç aldılar ; borcu ödemek için yine borç aldılar ; borç faizlerini ödemek için yine borç aldılar ve Osmanlı Devletinin borçlarından dolayı, majesteleri, sizin şu anda Avrupa'daki pazarlık gücünüz sıfıra inmiştir. Avrupa ülkeleri karşısında başınız dik bir şekilde dünya sahnesinde kalmak istiyorsanız, kendinizi bu dış borç belasından kurtarın" diye, özellikle uzun uzadıya ısrar eder. Urquhart üzerine kuşatıcı bir çalışma yapmış olan Prof. Taner Timur da, 'Osmanlı Çalışmaları'nda, onun İngiliz politikasında 'Rus taraftarlarına karşı, 'Osmanlı taraftarlarını temsil ettiğini yazmıştır. Urquhart'a göre 'Osmanlı düzeni en geniş ölçüde özgür ticarete ve özgür sanayiye dayanmakta, bu durum da yerel idarenin son derece özerk ve gelişmiş olmasına yol açmaktadır. Türkler, 'çürümüş Bizans aristokrasisinin', 'kalabalık ve zalim ruhban sınıfının', 'hor görülmeye layık hükümetinin haksız kanunlarının' ve özellikle de tekelleri işle 'mali idaresinin ve tahsildarlar ordusunun' tam anlamıyla ezdiği halka rahat bir nefes aldırmışlardır. Urquhart, Turkey and its Resources adlı eserini 1833’de bölgedeki ticari misyonu esnasında biriktirdiği bilgilere dayanarak kaleme almıştır. İstanbul Hükümeti ile olan samimi ilişkileri neticesinde İngiltere’nin Mısır’a müdahalesi konusunda ısrarlı olmuş ve bu meyanda Canning diplomasisine karşı çıkmıştır. 1835 yılında Sefir Başkâtibi olarak atandığı İstanbul’da Rusya’nın Kafkaslardaki saldırgan komplolarına karşı çıkınca 1837’de geri çağrıldı. Urquhart Çerkez bayrağının tasarımcısıdır. Urquhart 1830’da Yunanistan sınırını etüd etmekle görevlendilmişti. Seyahatname bu amaçla yapılan seyahetin sonucudunda ortaya çıkmıştır. Urquhart, Epir, Teselya ve Athos Dağı’nı (Aynoroz) gezdi. Bu eser gezilen yerlerde hüküm süren hayat ile ve adet ve görenekler hakkında inanılmaz zenginlikteki bilgiler vermesi kadar, çeşitli kültürlere mensup halkların birbiri ile ilişkileri ile Doğu’nun düşünce yapısını analiz etmeye çalışması bakımından çok ilginçtir. Urquhart Doğu ve Batı’daki hayatın farklılıklarını ortaya koyar ve buna bir açıklama getirmeye çalışır. O güne kadar Müslüman Doğu ve özellikle Türkler ile ilgili yazılıp çizilenlerden çok değişikti. Yazar, Osmanlı Türkleri arasında, ruh ve fazilet planında yaşanan bir hayattan, dürüstlükten, müsamahadan, âdil idareden, misafirperverlikten, kadına olan saygıdan ve bütün bunlarla ilgili Batıdaki imajın yanlışlığından sözediyordu. Onun bu eseri özellikle Avrupa’da büyük yankı uyandırmıştır. Philadelphia’da 1839 yılında yapılmış bir baskısı daha vardır. Almanca’ya da çevrilmiştir. Blackmer 1707, Atabey 1262 (1. baskı)